18 Temmuz 2007 Çarşamba

burn with me

(bu peter petrelli,nathan'ın kardeşi.. canımız, ciğerimiz, herşeyimiz)

cnbc-e'de bu sezon pazar akşamları yayınlanan bir dizi var, heroes diye. kısa zamanda fanatiği oldum, gözüm başka bir şey görmedi. kendi evimde televizyonumuz olmadığı için, anneme gitme günümü pazar günü olarak belirledim. ancak dün akşam dizinin internetten indirdiğim ilk sezonunu tamamen izledim ve bitirdim. zaten televizyonda bitmesi için de üç bölüm kaldı.. dizi sadece fantastik kurgusuyla değil; çok büyük titizlikle hazırlandığı belli olan karakter yapılandırmalarıyla ve arada geçen manalı laflarla da kalbimi fethetti. bu laflardan biri ise, ilk dönemin son bölümünde, ana kahramanlardan biri olan nathan petrelli'nin, kendisinden istenen dark side'a geçişi reddetmeye çalışırken ettiği bir laftı. çok basit bir laf olsa da çok etkiledi beni ve uzun süre düşündürdü..kötü adamımız, nathan'a babasının çok muhteşem bir gücü varken zayıflık ettiğini ve bu yüzden kendi yaşamına son verdiğini anlatırken, nathan ona tek bir şey söyledi: "babam benim kahramanımdı". (ki bu mathan denen arkadaş uçabiliyor!) o zaman içimden evet dedim, benim kahramanım da babam! ne olursa olsun benim için hayattaki en güçlü insandı o! sonra babamın kanserle savaşı geldi aklıma, ya da en baştan kaybettiğini kabullendiği için hiç savaşmaması.. kızamadım ona, kahramanımdı o benim!
sonra bir yüz daha belirdi gözümün önünde. çoğumuz için zerafet denince akla gelen isim.. benim hem madden hem manen benzemek için delirdiğim bir isim: audrey hepburn!! komik ama ikinci kahramanım audrey benim.. temiz olan, iyi olan her şeyi simgeliyor bana göre.kendini adadığı ilkeler, düz, sade ve bir o kadar da rengarenk oluşu, çocuksuluğu, düşüncesinin enginliği... keşke tırnağı olsam! izlemeyenler için, funny face adlı filmini şiddetle tavsiye ederim! benim favorimdir...
e herkese iki kahraman nasip olmaz... bu da benim hayal dünyamın genişliği olsa gerek!



Hiç yorum yok: