15 Şubat 2011 Salı

sevgililergünüertesi


göt içi kadar mutfağımızda donarak bulaşık yıkıyordum ve normalde zili şahlandırmayı seven sevgilim, bu kez kapıyı anahtarla açıp, zort diye mutfağa dalıp burnuma bi tane gül dayamıştı. çoromantik. son hatırladığım sevgililer günü kutlmamam budur. günün ticari boyutunu geçtim; böyle bir kutlama anısı olan bir insan evladı olarak sizce de sevgililer gününe methiyeler düzmeyeceğim kesin, öyle değil mi? 
zaten sevgililik ne anasını satayım ulan? iyi kötü tecrübelerimiz oldu, namımız yürüdü şu hayatta, eyvallah... ama bak gene ayrık otu gibisin, teksin, sapsın özünde. hayatında biri olsa da, olmasa da kişinin kendini ve karşısındakini kabulü sakatsa, her iki durum da bi sorun teşkil eder tabiatiyle... öte yandan "kefenin cebi yok" lafını da bu konuya uyarlayarak, olayı "things (or people) you own, end up owning you" dizesine bağlamayı da borç bilirim. nasıl? şöyle...
sahip olma arzusu pistir. "kaybetme korkusu" bokunun lacivertidir. hadi anacım sıkıysa korkmadan "takıldığım adam da ben de özgürüz ihih" de el ayak titremeden ya da kendiliğinden, partnerin tarafından pasif şekilde zorlanmadan. ha işte orası zort! günümüzde kaybettiğimiz şeylerle o kadar zor başa çıkıyoruz ki; bu sevgilin de olsa aynı, kaleminin silgisi olsa da aynı. yağmurun altında yumruklar havada "nedeğnn!" diye ağlayaduruyoruz aynen. oysa zaten ne silgi seniiin, ne sevgili be güzel arkadaşım! o havaya kaldırdığın kol bile senin değil, naber? ha işte kaybetmek bu kadar acıtınca da, sonradan nakledilen siyam ikizi tribinde yapışıyoruz "sahip" olduğumuzu sandığımız her boka. bu sevgilin de olsa aynı, kaleminin silgisi olsa da aynı.
bu kadar bik bikten sonra, ideal sevgili nedir sorusuna yanıt aramaya çalışalım isterim (thahahahahahahahahah çohayvanım). ideal sevgili bence, kendini kendi kendine var edendir. bu kadar da netim. çünkü kendini var eden insan zaten komple bir insandır ve bir şeyler paylaşmayı hak edendir. o da gerek olursa tabi.. komplekssizdir, kendine sahiptir. işte o insan seni de kendi gibi görür. işte o zaman bu işler yürür. kapiş?
son olarak sağlıklı bir türk kadını olarak türk erkeklerine bir kaç lafım olacak. kısaca "yürrrrrrrüüüüüüe de ennnnse trrraşşını görelieeem!" demek istiyorum. 
saygılar... lar... lar...

7 yorum:

Adsız dedi ki...

yazını hem çk içten hem çok benzer hem de çk eğlenceli buldum=)
e yorum yapmadan da edemedim:):)
özellikle kaybetme korkusu ile ilgili olan kısımlarına aynen katılmaktayım..

RanaR dedi ki...

çoteşekkür ederim içten yorumun için. hepimiz kazanmak için değil de; kaybetmemek için yaşıyoruz sanki, ne acı. sonuçlarıyla başa çıkmaktan korktuğumuz için, kaybetmeyi göze alamıyoruz. fenalardayız :D

girlythings dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
girlythings dedi ki...

ideal sevgili insanın kendine yakışanı giymesidir!

kenjo samsa dedi ki...

Şimdi,az önce yaptığın gibi bana bütün hikayeni anlatacaksın. Hepsini yazacaksın. Bana bütün hikâyeni tekrar tekrar anlatacaksın. Bana bütün yürek parçalayıcı boktan hikâyeni anlat.
Anlattığın şeyin sadece bir hikâye olduğunu anlayacaksın. Ve aynı şeyleri bir daha yaşamayacağını. Anlattığın hikâyenin sadece kelimelerden ibaret olduğunun farkına vardığında, geçmişini bir kâğıt gibi buruşturup çöpe atabildiğinde,işte o zaman senin kim olacağına karar vereceğiz.
*umarım anahtarlığı kaybetmedin.

cizel dedi ki...

katılmadan edemedim....

RanaR dedi ki...

teşekkür etmeden edemeyeceğim o halde