yaratıcı olmanın zorlukları

allahım yareppim o kadar yaratıcı bi insanım ki! 

aehuaeh bu minnoş sarelle kavanozlarını görüp de "bunlardan şahane baharat seti olmaz mı lan" demeyen insan zaten insan değildir lan RanaR! bunun yaratıcılıkla uzaktan yakından alakası yok! hayır al bunlardan heykel yap, elbise dik, o zaman tamam da.. içlerine tuzu biberi bastım diye yaratıcı olamazsın! (konuşma fazla bee!)

öte yandan dün akşam alpor ve cansu'yla  içerkene acıkınca evde yiycek bişeyin olmadığını farkederek, bari patitis kızartayım diyerek mutfağa girdim. sonra olay boyut değiştirdi, kendimi soğan halkası yaparken buldum. efenim bu şahane lezzeti sizlerle ve özellikle elmoş'la paylaşmak istedim. şimdi iki soğanı (3 kişiye yetti de arttı bile) alıp bir cm.'lik halkalar halinde dilimliyorsunuz (evet, siz). sonracıma derin bir kapta iki üç kaşık una bir miktar bira bocalayıp ince bir hamur elde ediyorsunuz (malesef yine siz). tuz ekliyorsunuz, soğanları bu hamura bulayaraktan kızgın ve bol yağda (fritöz olsa manyak olur ha) kızartıyorsunuz (bunu da ben yapmıyorum, siz yapıyorsunuz yine, evet). leş gibi kokuyorsunuz! ertesi sabah bile çıtırlığından zerre kaybetmiyor! inanılır gibi değil, afiyetle lüpletiyorsunuz (ha bak bunu ben yaparım sizin yerinize). yerken içime öyle doğdu ki jambonlu sandviçe de pek yaraşır bu halkalar. 

neyse işte, yaparsanız beni anarsınız, bi bira da yerime içersiniz! (evet, siz!)